Bolu’da 31 yaşındaki Tuğba Cantürk, besin mühendisliğini bırakıp annesinin dikiş makinesiyle başladığı hobiyi mesleğe dönüştürdü. Meskende başladığı punch ve tufting işiyle kendi atölyesini kuran Cantürk, siparişlere yetişemez hale geldi.
Tuğba Cantürk, besin mühendisliğini bir müddet yaptıktan sonra hayallerinin peşinden gitmeye karar verdi. 3 yıl evvel konutunda, annesinden kalan eski bir dikiş makinesiyle punch ve tufting işine hobi olarak başlayan Cantürk, vakitle siparişlere yetişemez hale geldi. Toplumsal medyada dizaynlarına gösterilen ağır ilgiyle birlikte hobisini mesleğe dönüştüren Cantürk, kısa müddette kendi atölyesini kurdu. El emeğiyle ürettiği çantaları şahsa özel desenlerle süsleyen Cantürk, birebir vakitte masa örtüsü, ayna kenarı ve duvar dekorasyonları üzere mesken dokuması eserleri de hazırlıyor.
“Gıda mühendisliğini bırakıp meskende hobi olarak bu işi yapmaya başladım”
Üretmeyi çok sevdiğini söyleyen Tuğba Cantürk,” Mesleğimin beni tatmin ve keyifli etmediğini anladım. Bir şeyler oluşturup, ortaya çıkardığımda, renklerle, iplerle uğraştığımda, hayal dünyamdakileri gerçekleştirdiğimde daha çok memnun olduğumu fark ettim. Daha sonra besin mühendisliğini bırakıp meskende hobi olarak bu işi yapmaya başladım. Annem dikişle uğraşıyordu. Annemden görüyordum küçükken, çok hoşuma gidiyordu. Kumaşlarla bir şeyler üretmek, o ürettiklerimizi giymek ya da beğenilmesi benim çok hoşuma gidiyordu. Sanırım annemin de biraz tesiri oldu. Annemden ötürü ben de hayal dünyamla bu işe girdim” dedi.
“Bu kadar büyüyeceğini hayal etmemiştim”
“Artık hem çantalarımı kendim dikiyorum, hem punchımı kendim yapıyorum”
Üretim süreci ve gelişen işini anlatan Cantürk, “İlk başlarda çantayı kendim üretmiyordum lakin daha sonrasında bence bunu da yapabilirim diye düşündüm. Annemin yadigar makinesiyle bu işe başladım. İşler ilerleyince kendime büyük sanayi makinesi aldım ve artık hem çantalarımı dikiyorum, hem punchımı yapıyorum. İstenildiği biçimde de hasır çantalar da yapıp üstüne punch monte edebiliyoruz. İnsanların her isteğini karşılamaya çalışıyorum. Her gün kendime yeni bir yenilik katmaya çalışıyorum. Yerimde saymayı çok seven bir insan değilim. O yüzden yeni teknolojileri, yeni eserleri, yenilikleri her vakit takip etmeye çalışıyorum” biçiminde konuştu.
“Bolu’ya birinci getiren benim”
Bu süreçte eşinin de kendisine dayanak olduğunu vurgulayan Cantürk, şöyle konuştu:
“Bu yaptığım iş evvelden yapılan terziliğin şu an biraz daha çağdaş versiyonu. Ben terziliği el imali eserler de ekleyerek daha farklı bir yere çıkarmak istedim. Hazır almak yerine çantayı ve punchı kendim üretmek istedim. Yeniliklere açık olduğum için bu punchın bir ileri versiyonu, tufting versiyonu var. Genelde Türkiye’de çok yaygın değil lakin yurt dışında çok yaygın olan bir makine. Onu getirttirdim. Birebir vakitte tuftingden de eserler yapıyoruz. Tuftingden aynalar, halılar yapıyoruz. Onu da Bolu’ya birinci getiren benim diyebilirim”
“Gençlere tavsiyem, hayallerinin peşinde koşsunlar”
Gençlere tavsiyelerde bulunan Cantürk, “Ben hayallerimin peşinde koştum. Renklere, iplere bir hayat vermekten şu an çok memnunum. Gençlere de tavsiyem mutlaka hayallerinin peşinde koşsunlar. Birinci başta başladığımda yalnızca Bolu halkına eş, dosta yaparken şu an 81 ile yapıyorum ve yetişemiyorum siparişlere. Gençlere tek tavsiyem, hayallerinin peşinde koşup, asla ümitsizliğe kapılmasınlar” halinde konuştu. – BOLU
About The Author
More Stories
İstanbul’da orman yangını! Aydos’tan alevler yükseldi
Pendik Aydos Ormanı’nda Yangın Denetim Altına Alındı
Büyükçekmece’de E-5’te Su Borusu Patladı, Trafikte Aksamalar Yaşandı